İzmir Mutlu Son

İzmir Mutlu Son

Bu yeni ilişkide sevgili

Charles’ın yokluğundan beri beynimi kemiren kara

düşünceleri dağıtan, oyalayan bir şeyler bulmaya başlamam

ve gereksinimlerimi karşılayacak paraya haiz oluşum bütünnegatif kuşkularımı engelliyordu. İzmir Mutlu Son İlk ve tek sevgilimden bu

şekilde vazgeçiyor olmamın tek nedeni kendimi artık

ona layık görmeyişimle bulutlanan sevecenliği ve hasreti

yüzündendi. Onunla tüm dünyayı dolaşıp ekmeğimi

dilenebilirdim ama ben artık bir zavallıydım! Ondan

koparılışımın üstesinden gelebilmeye ne erdemim, ne de İzmir Mutlu Son 

gücüm yetiyordu.

Gene de yüreğim Charles’a o kadar bağlı olmasaydı Bay H

onun tek efendisi olabilirdi ama o yer doluydu, sadecegeçirdiğim bunalımın zoru onu benim sahibim yapmıştı,

onunsa tek hedefi ve tutkusu benim güzelliğimdi. Bu elbette

ne ince, ne de sağlam bir sevgi için temel sayılamazdı.

Yeni sevgilim akşam altıda döndü ve hemen beni yeni evime

götürdü. Taşınabilir eşyalarım çabucak paketlenmiş, kiralanan

bir at arabasına yerleştirilmişti. Kendisinden pek de fazla

İzmir Mutlu Son

memnunluk duymamam için sayısız neden olduğunu

planladığım ev sahibimle vedalaşmak beni pek az üzmüştü.

Onun açısındansa elde etmiş olduğu kazançtan başka benim kalmam

ya da gitmem hiç fark etmiyordu.

Benim için tutulan eve çabucak vardık. Bu ev, beni çıkarları

yüzünden Bay H’nin bir söylediğini iki etmeyen sade bir tüccara

aitti. Metres olarak yerleştirildiğim, emrime bir de hizmetçi

verilen çok kibar döşenmiş ilk kat haftada iki gine kar‐

şılığında Bay H için kiralanmıştı. Bay H o akşam benimle

kaldı, yakındaki bir handa yiyecek yedik. Eve döndükten sonrasında İzmir Mutlu Son

bir-iki kadeh şarap daha sonra hizmetçi beni hazırlayıp,

yatağa yatırdı. Kısa süre sonra Bay H yanımdaydı bundan önceki

gecenin yorgunluğuna karşın ondan ne af, ne de aman

dileyebilecek durumum yoktu ve bu gecenin yeni dairemin

şerefine bulunduğunu söyleyerek beni avutmakla yetindi.

Kahvaltı için kalktığımızda sabah epey ilerlemişti ve

aramızdaki buzlar da artık kırılmaya başlıyordu. Aşkın

tekelinden çıkan yüreğim rahata, tüm cömert ilgisini Bay

H’ye sunmaya, gönlünü hoş tutmaya başladı. İpekler,

danteller, küpeler, inci kolye, altın saat şu demek oluyor ki her istediğimi

müsrifçe alıyordu. Bunun bilincinde olmam ona karşı sevgi

doğurmasa da, beni bir tür minnettar düşkünlüğe, aşka benzer

bir şeylere zorluyordu.